Wright kardeşlerin 1903 yılında gerçekleştirdikleri havadan ağır motorlu uçuş, Dünya havacılık tarihinde bir milat olarak kabul görmekte ise de, ilk insanlı uçuş aslında 1783 yılında Montgolfier kardeşler tarafından icat edilen havadan hafif bir sıcak hava balonu ile yapılmıştır. Kumanda edilebilir havadan hafif Zeplin ise 1899 yılında Alman kontu Ferdinand von Zeppelin tarafından tasarlanmıştır. 20. yüzyılın başlarında sivil ve askeri havacılık faali yetler inde önemli gelişmeler yaşanmaya başlanmıştır. 1909 yılında önce İngiliz kanalı, ardından 1927 yılında Atlantik Okyanusu geçilmiştir. Uçakların askeri maksatla ilk olarak kullanılması İtalyanlarca 1911 Trablusgarp Savaşı'nda Osmanlı Devleti'ne karşı olmuş, daha sonra savaş uçakları 1. Dünya Savaşı'nda da yaygın olarak kullanılmışlardır. Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti havacılığın önemini kavramış ve 1925 yılında Atatürk'ün önderliğinde Türk Hava Kurumu kurulmuştur. 

Bu yıllarda uçak fabrikaları kurulması ile başlayan ivme, başta yetişmiş insan kaynağı sıkıntısı gibi çeşitli nedenler ile sürdürülememiş ve 2. Dünya Savaşı sonunda yurt dışından alınan hibe uçaklar nedeniyle tamamen durmuştur. Havacılık alanında yaşanan gelişmeler, uzaya erişimin de önünü açmıştır. 4 Ekim 1957'de ilk insan yapımı uydu Sputnik-1 Dünya yörüngesine oturtulmuştur. Bu andan itibaren bir uzay yarışı başlamıştır. Dünya yörüngesi ile başlayan hamleler ile önce Ay'a, daha sonra Mars başta olmak üzere diğer gezegenlere ulaşılmıştır.

Havacılık ve Uzay alanında yaşanan bu hızlı gelişmeler neticesinde, yetişmiş insan kaynağı sorununu çözmek için ülkemizde çeşitli üniversitelerde havacılık ve uzay mühendisliği bölümleri açılmaya başlanmıştır. Türk Hava Kurumu da geçmişten gelen bilgi ve tecrübesini akademik ortama aktarmak için 2011 yılında Türk Hava Kurumu Üniversitesini kurmuş olup, üniversitemiz 2012 yılından itibaren hem Uçak Mühendisliği hem de Uzay Mühendisliği bölümlerine öğrenci almaya başlamıştır.